Toplumcu Kurtuluş Partisi İstanbul İl Örgütü, Filistin halkının 7 Ekim 2023 tarihinde başlattığı ulusal isyanı selamlamak; İsrail’in bir yıldır Filistin halkına yönelik yürüttüğü soykırımı kınamak; savaşlara doymayan İsrail’in Lübnan’ı işgal girişimine ve bölge halklarına yaptığı saldırılara dur demek için bugün (6 Ekim 2024) İsrail Konsolosluğu önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklamasında "İsrail'i durduralım! yaşasın Özgür Filistin!" ve "Stop İsrael! Free Palestine" yazılı pankartlar; Türkiye, Filistin, Lübnan bayrakları; basın açıklamasına destek veren İGD ve İKD bayrakları taşındı.
Basın açıklamasına bölge halkları ve direniş cephesi ile ilişkilerin geliştirilmesi, dayanışmanın arttırılması gerektiğinin vurgulanması ile başlandı. Açıklamada soykırım, saldırı, işgal girişimi ve cinayet şebekesi gibi çalışıp suikastlar düzenleyen İsrail’in, biz durdurmazsak durmayacağına değinildi.
Daha sonra okunan basın açıklamasında İsrail'in 1948 yılından beri yaptıkları ve son bir yıl içinde işledikleri suçlar teşhir edildi. Filistin halkının direnişinin haklı meşru ve uluslararası hukuka uygun olduğu hatırlatıldı. Türkiye halkının Filistin halkının yanında olduğu belirtildi.
İsrail'in ve arkasındaki Amerikan emperyalizminin ve halkları sömüren bütün zalimlerin mutlaka yenileceği vurgulandı. İsrail, Lübnan'dan sonra gözlerini bize dikecek diyen AKP'ye de derhal bölge halklarıyla barış kardeşlik dayanışma ilişkilerinin geliştirilmesi çağrısında bulunuldu.
Basın açıklaması boyunca sık sık “Filistin halkı yalnız değildir.”, “Lübnan'da düşene dövüşene bin selam.”, “Emperyalizm yenilecek direnen halklar kazanacak.”, Zafer direnen Filistin halkının olacak.”, “Nehirden denize Özgür Filistin.” sloganları atıldı.
Okunan basın açıklamasını aşağıda sunuyoruz:
İSRAİL’İ DURDURALIM SOYKIRIMI DURDURALIM
YAŞASIN ÖZGÜR FİLİSTİN YAŞASIN ÖZGÜR LÜBNAN
Değerli Halkımız;
1948’den beri kendi topraklarından sürülen ve sömürgeci yerleşimlerin sürekli büyütülmesiyle köşeye sıkıştırılan Filistin halkının 7 Ekim 2023 tarihinde başlattığı ulusal isyan, İsrail sömürgeciliği ile Amerikan emperyalizminin soykırım saldırısına rağmen bir yıldır sürüyor.
İsrail sömürgeciliği ile Amerikan emperyalizmi, uyguladıkları zulüm arşa yükseldiği hâlde Filistin direnişini yok etme hedefine ulaşamayınca Filistin direnişine düşük yoğunlukta askerî destek veren Lübnan halkını da hedefe koydu. 30 Eylülü 1 Ekime bağlayan gece sabaha karşı Lübnan’ı işgal için askeri harekata başladığını duyurdu. Daha ilk anda vatanını savunan Lübnan direnişinin ateşiyle karşılaştı. Lübnan halkı saldırganlıkta sınır tanımayan işgalcilere karşı kahramanca direniyor.
Bugün burada bir yılını dolduran Filistin Ulusal İsyanını selamlak; soykırımcı işgalci İsrail’e ve arkasındaki Amerikan emperyalizmine dur demek için buluştuk.
Vatansever Türkiye halkı;
7 Ekim Ulusal İsyanı Filistin halkının kendisine verilen barış ve iki devletli çözüm vaatlerinin tutulmamasına;
Siyonist İsrail rejiminin her türlü uluslararası hukuk kurallarını, Birleşmiş Milletler kararlarını çiğneyerek sömürgeci yerleşim alanlarının sürekli genişletilmesine;
İsrailli yerleşimciler tarafından her gün yavaş yavaş öldürülerek yok edilmesine karşı işgalciyi evinden kovmak isteyen haklı meşru ve uluslararası hukuka uygun bir isyandır.
Filistin ulusal isyanını haksız göstermeye çalışmak ya da terör saldırısı olarak karalamak, emperyalizme karşı savaşmış bütün ulusların kurtuluş mücadelelerini haksız savaşlar olarak göstermek demektir. Beyhude bir çabadır. Türkiye halkı ve tüm dünya halkları vatanını korumak için isyan başlatan Filistin halkının yanındadır.
İşçiler, emekçiler, yurttaşlar;
İsrail ve Amerika ikilisinin sömürgeci-emperyalist saldırganlığı sürüyor. Dün bütün dünyaya Filistin’in Gazze bölgesinin ağır bombardımanla yıkılmasını canlı yayında izletiyorlardı. Bugün Lübnan’ın başkenti Beyrut’un da aynı şekilde yıkılmasını dünyaya yine canlı yayında seyrettiriyorlar.
Hukuku paspas yapan saldırganlar ikiyüzlülükten de vazgeçmiyor. Filistin ve Lübnan halklarına soykırım uygulayanlar ile soykırımı destekleyenler, işlerine geldiği zaman hukukun savunucusu kesiliyorlar. İran füzeleri İsrail’i vurunca hem İsrail hem Amerika hem suç ortakları, İran uluslararası hukuku çiğnedi, cezasını çekecek diye haykırıyorlar. Saldırganlıkta sınır tanımayanlar riyakârlıkta da sınır tanımıyorlar.
Soykırımcıların suç ortaklığını yapan riyakârlar, ayrıca, sureti haktan görünerek ikide bir ateşkesten söz ediyor. Ateşkes görüşmeleriyle dünya halklarını oyalıyor, İsrail ordusuna soykırımını sürdürmesi ve yüzüne güldükleri direnişçi muhataplarını suikastla yok etmesi için zaman kazandırıyorlar.
Filistin Direnişi adına ateşkes müzakerecisi İsmail Heniyye 31 Temmuzda, Lübnan adına ateşkes görüşmelerini aracılarla yürüten Nasrallah 27 Eylülde suikastlarla şehit edildiler. Lübnan direnişinin yüksek komuta kademesini ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi yöneticilerini şehitler kervanına kattılar. Uyguladıkları şok ve dehşet taktiği ile lidersiz bırakmayı umdukları Filistin ve Lübnan halklarını yıldıracaklarını hesap ediyorlar.
Boşuna bayram etmeyin soykırımcı zalimler. Filistin ve Lübnan halklarına karşı vahşet seferinizin bir parçası olan bu suikast, istediğiniz sonucu vermeyecektir.
İsrail sömürgeciliği ile Amerikan emperyalizmi, suikast sonrasında karşılarında baş eğen, teslimiyeti kabul eden, yılgın halklar bulacaklarını sanıyorlar. Aksine, karşılarında acıyı bal eyleyen, eksiklerinden ders alan, çok daha bilinçli, çok daha örgütlü, çok daha direngen, çok daha yılmaz halklar bulacaklar.
Zalimler kesinlikle yenilecekler. Hiç kuşkunuz olmasın: Hayat, “Fare deliğe sığmamış, bir de kuyruğuna kabak bağlamış” sözünü doğrulayacak. Biden, Netanyahu ve benzerlerini kendi halkları bile lanetle anacak.
Değerli yurttaşlar;
Sömürgeci-emperyalist zorbalar, vahşetlerini komşu halklara yayarak bütün bölgenin kaderini birleştiriyor. Filistin’in kurtuluşu davası ile komşu ülke halklarının kurtuluşu davası bizzat işgalcilerin eliyle iç içe geçiyor. “Biz durdurmazsak durmayacaklar” bilincini bizzat vahşetin efendileri kafamıza dank ettiriyor.
Sömürgeci-emperyalist saldırganlığa ve riyakârlığa teslim olmayan Filistin ve Lübnan halkları ise vatanlarını, varlıklarını, bağımsızlıklarını, egemenliklerini, özgürlüklerini, haklarını, onurlarını koruyorlar. Zaferi adım adım sabırla örüyorlar. Sadece kendilerini ve vatanlarını değil bütün insanlık değerlerini savunuyorlar. Bölge ve dünya halklarının kardeşçe desteklerini yükseltmesini, devrimci dayanışmalarını genişletmesini bekliyorlar.
Biz de Toplumcu Kurtuluş Partisi olarak, kalbi Filistin ve Lübnan ile birlikte atan yurtsever halkımız adına diyoruz ki;
Türkiye halkı Filistin halkının ve direnişinin yanındadır. Halkın iradesini uygulama yükümlülüğü olan AKP iktidarı sömürgecilere karşı kapsamlı askeri, ekonomik ve mali yaptırım uygulamalıdır.
Soykırımcı İsrail’i ve destekçisi Amerikan ordusunu koruyan Kürecik Füze Kalkanı radar üssü derhal kapatılmalıdır. Soykırımcıların ve sömürgecilerin kendilerini korumak için ülkemizin olanaklarını kullanmasını kabul etmiyoruz.
Başka ülkelerin İsrail ile ticaret yaparken Türkiye’nin limanlarını ve petrol boru hatlarını kullanması önlenmelidir. Türkiye sermayesinin İsrail’deki başta enerji olmak üzere bütün yatırımlarının geri çekilmesi sağlanmalıdır.
İsrail ordusuna gerçekten etkili bir silah ambargosu koyulmalıdır. Türkiye’de üretilen askeri amaçlar için kullanılabilecek ürünlerin İsrail’e dolaylı olarak ulaşmasını engellemek için tedbir alınmalıdır. Amerika başta olmak üzere emperyalistlerin soykırımcı İsrail ordusuna destek göndermek için Türkiye hava sahasını, deniz ve limanlarının kullanması engellenmelidir. Sömürgeci İsrail ve Amerika’nın saldırgan stratejilerine hizmet eden İncirlik Üssüne el konulmalıdır. Emperyalist savaş aygıtı NATO’dan çıkılmalıdır.
Türkiye halkının, “Filistin ve Lübnan halkıyla dayanışma” emrini yerine getirmek zorunda olan, “Lübnan’dan sonra gözlerini Anadolu’ya dikecekler” diyen AKP iktidarı artık boş laflarla oyalanmaktan öteye geçmelidir. Bölgesel ve uluslararası siyasi-askerî bir blokun oluşturulması için derhal Suriye başta olmak üzere komşularımızla barış, dayanışma ve kardeşlik ilişkileri güçlendirmelidir.
Emperyalizm ve Siyonizm yenilecek
Direnen halklar kazanacak
Yaşasın özgür Filistin
Yaşasın özgür Lübnan
