Gezi davasında karar açıklandı. Dün (25 Nisan 2022) yapılan duruşmada, Osman Kavala, hükûmeti devirmeye teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi hükûmeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım suçundan 18'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. Cezaya çarptırılan herkesin ortak özelliği daha önce aynı suçtan yargılanıp beraat etmiş olmaları.
Protesto ediyoruz
Hukuka aykırı bu kararı protesto ediyoruz. Çünkü tarihe Mayıs-Haziran 2013 Büyük Halk Direnişi olarak geçen Gezi demokratik bir eylemdir.
Gezi Türkiye halkının demokratik iradesidir, milyonlarca işçinin emekçinin vatanseverin anayasal ve yasal haklarını kullanarak ayağa kalkmasıdır.
Gezi, Türkiye halkının emperyalizme, gericiliğe ve vurgunculuğa dur demesidir.
Gezi halktır. Gezi ulustur. Gezi ulusal demokratik güçlerin birliğidir.
Gezi Türkiye halkıdır. Gezi Türkiye’dir.
İkiz kardeşler
Gezi, tıpkı 15 Temmuz 2016’da Amerikancı-Fethullahçı darbeye karşı ayağa kalkan milyonların demokratik direniş eylemi gibidir. Gezi, Temmuz-Ağustos 2016 Büyük Halk Savunmasının ikiz kardeşidir.
Türkiye emperyalizmin, NATO’nun ve uzantılarının ulusal bağımsızlığımıza ve bütünlüğümüze karşı çok yönlü saldırısı altındadır. Bu koşullarda yapılması gereken, bütün halkı, bütün ulusu, bütün ulusal demokratik güçleri birleştirmektir.
Dar çıkar hesabına geçit yok
AKP yönetiminin dar politik çıkar hesaplarıyla Gezi’yi mahkûm ettirmesi ulusal demokratik güçleri birbirine düşürmekten başka sonuç vermez. Gezi’yi mahkûm etmek, Türkiye halkının birliğini ve bütünlüğünü tehlikeye atmaktır. Vatanın yüksek çıkarı, Gezi’ye katılan milyonlarla Amerikancı-gerici darbeye karşı savunmaya katılan milyonları bir araya getirmektir. Büyük bir sorumsuzlukla onları çatıştırmak değildir.
Türkiye halkı, bütün ulusal demokratik güçler iktidarın bencil hesaplarını boşa çıkarmayı bilecektir.
Gezi’ye mahkûmiyet kararı derhâl iptal edilmelidir.
Gezi Türkiye’dir, mahkûm edilemez.