Ulaşım zamlarını protesto ediyoruz

07 Nisan 2022

Ulaşım zamlarını protesto etmek amacıyla Toplumcu Kurtuluş Partisi üyeleri bugün (7 Nisan 2022) İstanbul, Aksaray metro çıkışında bildiri dağıtımı gerçekleştirdi.

"Ulaşım zamlarından ulaşamaz olduk" başlıklı bildiride, İBB'nin, ulaşımın tüm yurttaşlar için eşit, ücretsiz, nitelikli ve güvenli bir kamusal hak olduğu bilinciyle çalışma yürütmesi gerektiği belirtildi. Yapılan zamların geri alınması gerektiği iletilen bildiride, gerekli ekonomik kaynağın merkezi yönetim tarafından dolar milyarderlerinden alınacak servet vergisi ile karşılanabileceği belirtildi.

Bildiri dağıtımı esnasında birçok emekçi yurttaş yapılan zamlar nedeniyle yaşadıkları geçim sıkıntılarını dile getirdi.

 

Ulaşım zamlarından ulaşamaz olduk!
Yurttaşlar olarak neredeyse her gün yeni bir akaryakıta zam haberi ile güne başlıyoruz. Her akaryakıt zammı ise iğneden ipliğe her şeye yansıyor. Zamlardan kaynaklı pahalılık aldı yürüdü, sofralardaki tencereler ise dolamaz hale geldi.

Akaryakıt zamları bir taraftan çiftçinin ve üreticinin belini bükerken diğer taraftan da ulaşım giderlerimizin gün be gün artmasına neden oluyor. Ulaşım giderlerimizdeki her artış, aylık gelirimizde yeni delikler açıyor.

Yurttaşlar ucuz ulaşım derdinde
İşine, okuluna, hastaneye gitmek zorunda olan milyonlarca yurttaş, bir şekilde ulaşım araçlarını kullanmak zorunda.  Yurttaşlarımızın büyük bir çoğunluğu toplu ulaşım araçlarını kullanıyor, kendi araçları olan yurttaşlar ise yükselen yakıt fiyatları nedeniyle toplu ulaşıma geçmenin yollarını arıyor. Hâl böyle olunca yurttaşların gözü İETT’ye dönüyor.

Yüksek dış borçlanma, özelleştirme, yerli üreticiyi boğan, ithal ürünü teşvik eden ekonomi politikaları nedeniyle AKP iktidarının emekçi halka yaşattığı ekonomik buhran yetmezmiş gibi diğer yandan da İBB yönetimi ulaşımda yaptığı zam ile emekçi yurttaşın delik cebine el uzatıyor.


Toplumcu hizmet istiyoruz
İBB ulaşım politikaları uzun zamandır piyasalaştırmaya uygun yapılandırılmaktadır. Bu da, şirketlerin, üzerinden kâr elde edebileceği bir sektör alanı oluşmasına neden olmuştur.

Belediyeler ulaşım alanında özel sektör gibi çalışmakta, tüm ulaşım maliyetleri ücretlere yansıtılmakta ve bunlardan kâr elde edilmesi hedeflenmektedir.

Ulaşım alanının kâr elde edilen bir sektör olarak ele alınması pek çok sorunun kaynağı haline gelmiştir. Bunu bir "sorun" olarak yaşayanların başında ise her gün işine ve okuluna gitmek zorunda olan yurttaşlar bulunuyor.

İBB’ye bağlı İETT sitesinde ‘Yolcu Hakları Bildirgesi’ yer almaktadır. Bu bildirgede bir çok yararlı madde yer almakla birlikte, ulaşımın toplumcu/kamucu bir anlayışla düzenleneceği yer almamaktadır. Oysa, ulaşım, toplum yararına sunulması gereken temel bir kamusal hizmettir.

Toplu ulaşımda sorunların çözümü için merkezi yönetim ile yerel yönetimlerin birlikte çalışmaması ulaşım sorunlarının derinleşmesinde ek bir yük halini almıştır. Sorunların iktidardan belediye yönetimine, belediye yönetiminden de iktidara atılması her iki tarafın da çözümsüzlüğün bir parçası olması anlamına gelmektedir.

Ulaşım sorunları nasıl çözülür?

  • Toplu ulaşım devlet tarafından desteklenmeli, vergi yükü hafifletilmelidir.
  • Yapılan zamlar geri alınmalıdır. Ulaşım için gerekli ekonomik kaynak emekçi yurttaşın cebinden değil dolar milyonerlerinden alınacak servet vergisi ile sağlanmalıdır.
  • Ulaşım destek hizmetlerini İBB’nin kendi bünyesinde çözebilmesine olanak sağlanmalı; belediyelerde taşeron sistemine son verilmeli, personel istihdamı sağlanmalıdır.
  • İBB, demir yolu ve deniz yolu ulaşımına öncelik vermelidir. Toplu taşımacılığı geliştirecek bilimsel araştırmalar yapmalıdır.
  • İBB, ulaşım hakkının tüm yurttaşlar için eşit, ücretsiz, nitelikli ve güvenli bir kamusal hak olduğu bilinciyle çalışma yürütmelidir. Bu anlamda ilk adım olarak toplu taşımalarda aktarma hakkını ücretsiz yapmalıdır.