Ortaçağ sürüleri Şam’a girdi, Suriye toprakları emperyalizme ve sömürgeciliğe esir düştü. Din ve mezhep tüccarları, yağma kokusunu alan kompradorlar, vatan hainleri, Amerikan ve İsrail borazanları bayram ediyor. 8 Aralık 2024 gününü kutsuyor, karşıdevrimi yüceltiyorlar. Direnişi bitirdiklerini, devrimi boğduklarını ilan ediyorlar.
Yanıldıklarını görecekler. Çünkü, “mesele esir düşmekte değil, teslim olmamakta bütün mesele!” Suriye halkı bugünden başlayarak bağımsızlık, egemenlik, toprak bütünlüğü ve toplumsal devrim mücadelesini artık yer altı koşullarında sürdürecek ve eninde sonunda zafere ulaşacak. Karşıdevrimcilerden yine hesap soracak. Suriye işçi sınıfı, şehir ve köy emekçileri, bütün yurtseverler “birlik, özgürlük, sosyalizm” belgisini yine ülkenin her yanına yayacak, Suriye yine özgür ve bütün olacak. Şam yine bütün mazlumların sığınağı, Filistin ve Lübnan halklarının temel desteği olarak parlayacak.
Suriye halkına bu kara gününde en içten dayanışma duygularımızı iletiyor, devrimin, enternasyonalizmin ve yurtseverliğin şairi Nâzım Hikmet’in dizeleriyle sesleniyoruz:
Daha gün o gün değil, derlenip dürülmesin bayraklar.
Dinleyin, duyduğunuz çakalların ulumasıdır.
Safları sıklaştırın çocuklar,
bu kavga faşizme karşı, bu kavga hürriyet kavgasıdır.