Türkiye işçi sınıfı ve dostları, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı ülke çapında kutladı.
AKP hükümetinin her türlü baskı ve engellemesine, 20 Temmuz 2015’ten bu yana emperyalizmin emriyle patlatılan kontrgerilla bombalarına rağmen İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antakya, Mersin, Eskişehir, Sivas, Trabzon, Giresun, Artvin, Samsun, Antalya, Alanya, Uşak, Muğla, İzmit, Gebze, Zonguldak, Edirne, Bartın, Diyarbakır, Malatya, Batman gibi şehirlerin kimisinde binlerce, kimisinde yüzlerce insan sokaklara ve meydanlara çıktı.
1 Mayıs 2016’da yürüyüş, miting, etkinlik ve eylemlere katılanlar işçi sınıfının temel taleplerini haykırdı. Emperyalizmin işbirlikçisi gericilik, vurgunculuk ve savaş rejimini protesto etti. Türkiye halkının bağımsız, demokratik, laik, sosyal hukuk cumhuriyeti hedefinden asla vazgeçmeyeceğini vurguladı. Erdoğan-AKP hükümetinin istifasını istedi.
Yoğun saldırı altında
1 Mayıs sabahı Gaziantep’te IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı araç saldırısı ve aynı tür saldırıların komşu şehirlerde de yapılacağı haberleri yüzünden Gaziantep, Adana, Tarsus ve Şanlıurfa’da 1 Mayıs yürüyüş ve mitingleri iptal edildi.
Kontrgerilla katliamlarının etkisiyle sokaklardan, meydanlardan çekilen kitleler ve hatta kadrolar adım adım kendini toplamaya çalışırken PKK’nin 1 Mayıs’tan üç gün önce 28 Nisan 2016’da Bursa Ulucami yakınında, IŞİD’in 1 Mayıs sabahında Gaziantep’te Emniyet Müdürlüğü binası önünde yaptığı bombalı intihar saldırılarının 1 Mayıs’a katılımı önemli oranda azalttığı görüldü. 1 Mayıs’a işçi sınıfının, emekçi kitlelerin milyonları, yüz binleri, on binleri bulan katılımı gerçekleşmedi. Bu kez işçi sınıfının sadece öncü kesimleri, emekçi kitlelerin yalnızca öncü kesimleri sokaklarda ve meydanlardaydı.
Öncü ve kitle diyalektiği
Fakat emperyalizmin halk kitlelerine karşı en kalleşçe saldırı yöntemi olan intihar saldırıları kampanya hâlinde sürerken bile binlerin, yüzlerin sokaklara ve meydanlara çıkması çok önemli bir gelişmedir. 1 Mayıs 2016, emperyalizmin en kalleşçe saldırı yöntemini de adım adım etkisizleştirmenin yolunu açmıştır.
Hep birlikte göreceğiz; sadece öncü kesimler değil, işçi sınıfının ve emekçi kitlelerin temel bölümleri de tekrar sokakları ve meydanları dolduracaklar. Öncülere düşen görev, bilinçlendirme ve örgütlenme çalışmalarına sabırla devam etmek, doğru teoriye dayanan kapsamlı siyasal değerlendirmelerimizi uygun, esnek ve gerçekçi pratikle bütünleştirerek sınıfın ve kitlelerin siyasal gücünü onlarla birlikte inşa etmektir.
Sosyalist devrimci çizgimizi işçi sınıfının, emekçi kitlelerin diline çevirmeyi; onların kaygılarını anlamayı ve gidermeyi; onların özlemlerini karşılamayı; emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı sınıfın, kitlelerin gücünü harekete geçirmeyi mutlaka başaracağız. Daha çok çalışacağız, daha çok örgütleneceğiz. 1 Mayıs 2016 yürüyüş, miting, etkinlik ve eylemlerinden çıkaracağımız ders budur.