Azerbaycan, Karabağ’da 19-20 Eylül 2023 tarihinde yürüttüğü 24 saatlik silahlı harekâtı başarıyla tamamladı ve Ermenistan ordusunun desteklediği bölücü silahlı gücün yönetimindeki bölge topraklarını kurtardı.
Kendisine “Artsah Cumhuriyeti” adını veren silahlı oluşum, Azerbaycan’ın egemenliğini tanımıyor ve bağımsız varlığını sürdürüyordu. Hatta 9 Eylül’de parlamentosunda yeni cumhurbaşkanlığı seçimi yaparak Samvel Şahramanyan’ı göreve getirmişti.
Bu durum Azerbaycan ile Ermenistan arasında 2020 yılında 27 Eylül-9 Kasım tarihlerinde yapılan 44 günlük savaşın sonunda imzalanan 10 Kasım 2020 ateşkes anlaşmasına aykırıydı. Çünkü Ermenistan bu anlaşmayla Azerbaycan’ın Karabağ üzerindeki egemenliğini tanımış ve Karabağ’da bağımsız devlet iddiasından vazgeçmişti.
Yeni ateşkes ve sonrası
Azerbaycan’ın silahlı harekâtı karşısında tutunamayan “Artsah Cumhuriyeti” 20 Eylül günü öğleden sonra silahsızlanacağını ve varlığına son vereceğini açıklayarak yeni ateşkes anlaşmasını imzaladı. 21 Eylülde silahlı gücünü lağvetti. 28 Eylül’de, Samvel Şahmaranyan, “Artsah Cumhuriyeti”nin varlığının 1 Ocak 2024’ten itibaren sona ereceğini bildiren kararnameyi imzaladı.
Azerbaycan, Karabağ bölgesinin Azerbaycan’la bütünleşmesi ve bölgenin Ermeni halkının Azerbaycan’ın eşit yurttaşları olarak dil, kültür ve inanç haklarını koruyup Azerbaycan’da huzur içinde yaşamaları için gereken her şeyi yapmaya hazır olduğunu açıkladı. Buna rağmen bölgede 138 bin kişi olduğu tahmin edilen Ermeni nüfusun 100 bininin şu ana kadar Ermenistan’a geçtiği bildiriliyor.
Emperyalizmin oyunları ve şovenizm
Sovyetler Birliği döneminde Azerbaycan’a bağlı özerk bölge olarak varlığını sürdüren Karabağ, Sovyetler Birliğini dağıtan kargaşa döneminde emperyalizmin kışkırtmaları ve şovenizmin halkları birbirine düşüren hileleri ile büyük insanî trajedilere beşik olmuş, Ermenistan’ın sadece Karabağ’ı değil, Karabağ dışındaki Azerbaycan topraklarını da yıllar boyunca işgal altında tutmasının fitilini ateşlemişti.
İçinde bulunduğumuz dönemde Güney Kafkasya’yı öncelikle Rusya, Türkiye ve İran’a karşı emperyalizmin etki alanına çekmek isteyen ABD ile Avrupa Birliğinin oyunlarına karşı Türkiye ile Rusya esas olarak birlikte hareket etmeyi başardı. Azerbaycan Türkiye ile Rusya’nın anlaşma çerçevesi içinde hareket ederek topraklarını kurtarmayı başardı. İran da bölgede Rusya ile Türkiye’nin anlaşma çerçevesinin ve Azerbaycan’ın topraklarını kurtarmasının emperyalizmin elini kolunu bağlamaya hizmet edeceğini görüyor.
Ermenistan bugün maalesef ABD ile AB’nin kışkırtmalarına kapılan, kaderlerini emperyalizme bağlamak isteyen işbirlikçilerin yönetimi altında bulunuyor. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Rusya’nın ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü KGAÖ’nün Ermenistan’ı korumadığını veya koruyamadığını belirterek ülkesinin KGAÖ’den çıkacağını, güvenliğini Batıda arayacağını durmadan tekrarlıyor. Daha geçenlerde ABD’yle ortak askerî tatbikat düzenledi. NATO’nun Rusya’ya karşı koçbaşı olarak kullandığı Ukrayna’yı desteklemeye başladı. Daha bugün Ermenistan Meclisi, Ermenistan’ın emperyalizmin basit bir piyonuna dönüşmüş Uluslararası Ceza Mahkemesine katılmasına onay verdi.
Öte yandan, Türkiye, Rusya ve İran’daki Amerikan işbirlikçileri her fırsatta bu ülkeleri birbirine düşürecek sistemli çalışma yürütüyor. Her yerde şovenizmi körüklüyor, Güney Kafkasya’nın altı bölge ülkesinin (Türkiye, Rusya, İran, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan) bütün sorunlarını barışçı yollarla çözmesini, bölgesel işbirliği içinde emperyalizme karşı Kafkas Seddi oluşturmasını engellemeye çalışıyor.
Karabağ’ın kurtuluşunu ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü sağlamasını kutluyoruz. Bütün bölge halklarının ve ülke yönetimlerinin emperyalizmin oyunlarından ve şovenizmden uzak durmalarını ve bölünmeyip birleşmelerini diliyoruz.