V. I. Lenin, birden fazla ulusun ve çeşitli ulusal azınlıkların varolduğu ülkelerde komünist partilerinin açık, ilkesel bir program ve politika uygulamaları gerektiğini belirtir. Ve tüm partileri, «Politikalarını ... soyut ve biçimsel ilkelere değil, birincisi, özgül tarihsel durumun ve her şeyden önce de ekonomik koşulların tam ve kesin değerlendirilmesine, ikincisi, ezilen sınıfların, çalışan ve sömürülen insanların çıkarları ile egemen sınıfın çıkarları demek olan genel ulusal çıkarlar arasındaki kesin ayrıma, üçüncüsü de ezilen, bağımlı uluslar ile, ezen, sömüren ve ayrıcalıklı egemen uluslar arasında yapılması gereken açık ve kesin ayrıma dayandırmaya» çağırıyordu. (Tüm yapıtlar, c. 31, s. 145.)
Lenin, 1913 yılında Letonyalı komünistlerin kongresinde, ulusların kendi yazgılarını özgürce belirleme hakkını, yani ayrılma özgürlüğünü savunuyor ve şunları belirtiyor: «Biz devlet içinde koşulsuz tüm ulusların eşitliğini, her ulusal azınlığın haklarının korunmasını istiyoruz. Biz ulusal nitelikleri bakımdan da ayrımlanarak bölgelerin geniş öz yönetim ve özerkliğini istiyoruz.» (C. 23, s. 209.)
Nisan 1917'de «Proletaryanın devrimimizdeki görevleri» adlı yapıtında Lenin, yığınları sosyalist devrime yönlendirirken hem ulusların ayrılma hakkını, hem de gönüllü birliğini savunuyor. Lenin şöyle diyor: «Proletarya partisi olabildiğince büyük bir devletten yanadır, çünkü bu emekçiler için yararlıdır. Proletarya partisi ulusların yakınlaşmasını ve daha da kaynaşmasını amaçlar, ama bu amaca zorbalıkla değil, yalnız ve yalnız bütün uluslardan işçilerin ve emekçi yığınların özgür ve kardeşçe bağlaşıklığı yoluyla varmak ister... Tam ayrılma özgürlüğü, en geniş yerel (ve ulusal) özerklik, ulusal azınlıkların haklarının ayrıntılı olarak güvence altına alınması. İşte devrimci proletaryanın programı budur.» (C. 31, s. 168.)
Lenin, Rusya'da ulusal sorunun çözümü bakımından her zaman ülkenin ayrı ayrı küçük devletler halinde parçalanması durumuna oranla, çok uluslu geniş bir devletin kurulmasının üstün yararlarını belirtmiştir. O şöyle der: «Biz her zaman ve her türlü koşullar altında, tüm ulus ve milliyetlerden emekçilerin en yakın ve en sıkı biçimde birleşmelerini amaçlamaktayız.» (C. 21, s. 292.)
«Özerklik hakkı mı? Yine yanlış, Biz her bölüm için özerklikten yanayız, biz ayrılma hakkından yanayız (ama herkesin ayrılmasından değil!) Özerklik demokratik devletin kuruluşu için bizim planımızdır. Ayrılma hiç de bizim planımız değildir. Biz hiç de ayrılmayı propaganda etmeyiz. Biz genellikle ayrılmaya karşıyız. Ama biz ayrılma hakkından yanayız... » (C. 48, s. 235.) Lenin, «Ulusların yazgılarını kendilerinin belirlemesi hakkı sorunu, şu veya bu ulusun, şu veya bu anda ayrılmasının uygun olup olmayacağı sorunuyla karıştırılmamalıdır. Bu sonuncu sorunu, proletarya partisi her somut durumda, genel toplumsal gelişmenin çıkarlarına ve sosyalizm uğrunda proletaryanın verdiği sınıf savaşımının çıkarlarına uygun olup olmayacağı görüş açısından tamamen kendi başına çözmelidir» diyor. (C. 31, s. 440.)
Leninci ilkelere sımsıkı bağlı olan TKP, ülkemizde ulusal sorunun çözümünde Lenin'in gösterdiği yoldan yürüyor.
Atılım, Haziran 1980, Lenin Köşesi