Çin Amerika'yı uyardı

14 Ağustos 2012
Çin Amerika'yı uyardı

Çin Komünist Partisi'nin resmî yayın organı Halkın Günlüğü gazetesi, bugün yayınladığı yorumda Suriye konusunda Amerika'yı uyardı.

ABD'nin Soğuk Savaş'tan bu yana sürekli biçimde uyguladığı dış politikanın, “egemen ülkelerin rejimini dışarıdan zorla değiştirmek” olduğunu vurgulayan gazete, bu politikanın Suriye'de de halka büyük acılar getireceğini, ülke ve hatta dünya barışı açısından felaketli sonuçlar doğuracağını belirtti.

ABD'nin Suriye krizini derhal “kendi jeopolitik çıkarlarına bağımlı kıldığını” belirten gazete, ABD'nin değişmeyen amacının, “Suriye rejimini değiştirmek, Suriye-İran ittifakını kırmak ve Ortadoğu'daki önderlik rolünü sürdürmek” olduğunu saptıyor.

Suriye'deki son gelişmeleri değerlendiren Halkın Günlüğü, “dış güçlerin tuttuğu ve desteklediği Suriyeli gericiler ile Beşar Esad taraftarları arasında uzun süreli bir savaş” öngörüsünde bulunuyor.

Bu savaşın Suriye'yi parçalayacağına, Suriye halkına etnik temizlik, mülteci akınları ve insani felaketler getireceğine vurgu yapan gazete, şu andaki çatışmaların Suriye dışına taşacağına ve bütün bölgeyi kapsayan geniş çaplı bir savaşa dönüşeceğine işaret ediyor.

Suriye'nin Mısır'a da, Libya'ya da benzemediğine işaret eden gazete, ABD'ye “Ortadoğu'da Pandora'nın kutusunu bir kez daha açmaması” uyarısında bulunuyor. ABD'nin Suriye krizini tırmandırma kararı vermesi durumunda, yeni bir bataklığa saplanacağını vurguluyor.

Halkın Günlüğü'nün yaptığı değerlendirmeyi olduğu gibi sunuyoruz.

***

Ortadoğu'da “Pandora'nın kutusu”nu bir kez daha açmayın

Amerika Birleşik Devletleri dokuz yıl önce Irak'ı istila edip mezhepsel ve etnik çatışmalara sürüklemişti. Dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Rene Chirac, ABD ordusunun işgalini Irak'ta “Pandora'nın kutusunu açmak”la suçlamıştı. Şimdi, Suriye'de bir başka şer kutusu açılmak üzere.

Suriye krizi çabucak ABD'nin jeopolitik çıkarlarına bağımlı kılındı. ABD'nin sarsılmaz amacı, Suriye rejimini değiştirmek, Suriye-İran ittifakını kırmak ve Ortadoğu'daki önderlik rolünü sürdürmektir.

ABD'nin Soğuk Savaş'tan bu yana sürekli biçimde uyguladığı dış politika, egemen ülkelerin rejimini dışarıdan zorla değiştirmek olmuştur. Bu süreç Suriye halkına büyük acılar getirecek, ülke ve hatta dünya barışı açısından felaketli sonuçlar doğuracaktır.

Geçen haftalarda, Beşar Esad Suriye'deki kimi önemli bölgelerin kontrolünü kaybetti. Dış güçlerin tuttuğu ve desteklediği Suriyeli gericiler, Beşar Esad'a arka çıkan üst düzey yetkilileri katlederek üstünlüğü ele geçirdiler. Güç dengesindeki bu değişiklik Suriyeli gericiler ile Beşar Esad'ı destekleyen grup arasında uzun süreli bir savaşa yol açacaktır.

Suriye muhalefeti kimi şehirleri ele geçirdiyse de, önderlikten yoksundur ve yaklaşık 100 parçaya bölünmüştür. Beşar Esad gönüllü olarak görevden ayrılsa bile, Suriye kendi çıkarları için savaşan çeşitli güçler nedeniyle paramparça olacaktır. Suriye etnik temizliğin, mülteci akınlarının ve insani felaketlerin boyunduruğuna düşecektir. El Kaide de ortaya çıkan kaostan yararlanacaktır.

Ayrıca, Suriye'nin çevresindeki alanlar da barut fıçılarıyla doludur. İsrail bir yana, Lübnan, Ürdün, Irak ve Türkiye Şiiler, Sünniler ve Kürtler arasındaki gizli ve karmaşık çelişmelerle karşı karşıyadır. Suriye çatışması kaçınılmaz olarak sınırları dışına taşacak ve geniş çaplı bölgesel bir savaşa yol açacaktır.

“Pandora'nın kutusu” açıldığında, Amerika Birleşik Devletleri farklı bir şekilde de olsa yeni bir bataklığa saplanacaktır. Bu durum onun çıkarlarına uygun olmayacaktır. Suriye ne Mısır'dır, ne de Libya. Amerika Birleşik Devletleri zor bir kararla karşı karşıyadır ve karar anı gelmiştir.

Halkın Günlüğü, 14 Ağustos 2012.