Türkiye’nin en önemli askerî üretim kurumlarından TUSAŞ’ın Ankara’nın Kazan ilçesinde bulunan tesislerine dün (23 Ekim 2024) öğleden sonra düzenlenen kontrgerilla saldırısında beş yurttaşımız şehit oldu, yirmi iki yurttaşımız yaralandı.
Bütün kontrgerilla saldırıları gibi bu saldırının arkasında da Amerikan emperyalizmi ve işbirlikçileri var. Emperyalist savaş bloku, onun vurucu gücü NATO ve uzantıları terör saldırılarıyla Türkiye halkını dize getirebileceklerini sanıyorlar. Yanıldıklarını anlayacaklar.
Amaç
Bizzat Erdoğan başkanlığındaki Türkiye heyetinin Rusya’nın Kazan kentinde düzenlenen BRİCS zirvesinde Putin başkanlığındaki Rusya heyeti ile görüştüğü saatlerde yapılan terör saldırısı Türkiye’yi bağımsız savunma sanayi çabalarından uzaklaştırma, kendine özgü denge politikasından vazgeçirme amacını taşıyor. İktidar blokunun bencil hesaplarla emperyalizmin yeni Sevr dayatmasına baş eğme eğilimine girdiği koşullarda düzenlenen bu kanlı saldırı, emperyalizme elini verenin kolunu kurtaramayacağını, emperyalizmin tam teslimiyetten aşağısına razı olmayacağını bir kez daha gösteriyor. Emperyalizmin suyuna gitme politikası fayda etmez. Ya bağımsızlık ve egemenlik, ya onursuzca teslimiyet ve yok oluş!
Yeni atılım
Ulusal kurtuluş ve Cumhuriyet devriminin geleneğini en zor koşullarda bile sürdüren Türkiye halkı emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı mücadeleden asla vazgeçmeyecektir. Vekil, asılın iradesini yerine getirmekle yükümlüdür. Devlet yöneticilerine düşen görev, Türkiye halkının iradesine saygı göstermek, bütün icraatlarını o doğrultuda yapmaktır.
Rüzgâr eken fırtına biçer. Emperyalizmin ve uşaklarının TUSAŞ’a yönelik kanlı saldırısı, amacının tam tersini doğuracak, Türkiye’de yeni bir silkinişe, güçlü bir toplumsal ve ulusal atılıma yol açacaktır.