Sömürüsüz, savaşsız eşitlik ve özgürlük dünyasının temellerini atan Büyük Ekim Sosyalist Devrimi'ni 96. yıldönümünde kutluyoruz.
Eski Rus takvimiyle 25 Ekim, günümüz takvimiyle 7 Kasım 1917'de, Lenin'in önderliğinde kapitalist diktatörlüğe karşı ayaklanan Rusya işçi ve köylüleri sosyalist Sovyetler Birliği'ni adım adım kurarak insanlık tarihinde yepyeni bir çağı başlattılar.
Kazanımlar
Ekim Devrimi, dünya nüfusunun üçte birini barındıran 14 ülkede sosyalizmin kurulmasının yolunu açtı. Sömürge imparatorluklarının yıkılmasında, faşist savaş blokunun yenilgiye uğratılmasında, kapitalist ülkelerde işçi ve emekçilere temel sosyal hakların sağlanmasında temel esin kaynağı oldu.
Eşitliğin ve özgürlüğün ayrılamayacağını gösteren Ekim Devrimi, işçilerin ve köylülerin kapitalist patronlara bağımlı olmadan yaşayabileceğini, ezen-ezilen ilişkisinin kader olmadığını, emekçilerin kendi kendilerini yönetebileceğini, halkların eşitlik ve özgürlük içinde kardeşçe yaşayabileceğini kanıtladı.
Ekim Devrimi herkese iş, herkese sosyal sigorta ve emeklilik, herkese parasız eğitim, herkese parasız sağlık ilkelerini benimseyen bir düzende insanlığın bütün yaratıcı güçlerinin harekete geçirebileceğini ortaya koydu. Kadın-erkek eşitliğini sağladı, herkese anadilde eğitim imkânını sundu.
Kapitalist karşıdevrim
Ekim Devrimi'ni daha ilk günden boğmaya çalışan kapitalist-emperyalist sistem 1991'de Sovyetler Birliği'ni dağıtmayı başardı. Kapitalist karşıdevrim, Ekim Devrimi'nin kazanımlarını sadece Sovyetler Birliği topraklarında değil, bütün dünyada ortadan kaldırmak için vahşi bir saldırıya girişti.
Bu saldırının sonuçlarını, gittikçe yaygınlaşan işsizlik, derinleşen yoksulluk, azgınlaşan sömürü, kadın ve çocuk köleliği, mezhep ve din savaşları, sömürgeci işgaller, sonu gelmeyen savaşlar, yıkıma uğratılan doğa, özgür aklın zincire vurulması, laikliğin ayaklar altına alınması, yalanın egemenliği olarak yaşıyoruz.
Karşıdevrimci AKP
Mayıs-Haziran Büyük Halk Direnişi'ni gerçekleştiren Türkiye halkına savaş ilan eden; eşitlik ve özgürlük isteyen Kürt halkını oyalayan, duvarlarla bölen; Amerikan emperyalizminin emriyle Suriye halklarına karşı El Kaideci ve İhvancı çetelerin istilasını örgütleyen; kamu yaşamından sonra özel yaşamı da dolu dizgin dinselleştirmeye girişen gericilik, vurgunculuk ve savaş rejiminin temsilcisi işbirlikçi AKP, dünyayı saran kapitalist karşıdevrimin tipik ürünüdür.
Son değil, başlangıç
İhvan diktatörlüğünü deviren Mısır, anayurdunu kahramanca savunan Suriye, AKP'ye karşı ayağa kalkan Türkiye halkları, büyük bankaların ve şirketlerin azgın sömürüsüne karşı Avrupa ve Amerika'da meydanlara çıkan işçi ve emekçiler Ekim Devrimi'nin bir son değil, başlangıç olduğunu gösteriyor.
20. yüzyılın en önemli gelişmesi olan Ekim Devrimi, 21. yüzyılda da yeni devrimleri esinlendiriyor. Emperyalizme ve kapitalizme karşı mücadele devam ediyor. Yeni ulusal kurtuluş savaşları, halk ayaklanmaları, sosyal kurtuluş devrimleri gündemde. İşçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, ezilen halklar harekete geçiyor; yeni dünyayı kuracak özneler mücadele içinde şekilleniyor.