30 Mart Filistin Toprak Günü

30 Mart 2014
30 Mart Filistin Toprak Günü

Filistin halkının siyonist sömürgeci işgale karşı birliğini ve birleşik mücadelesini simgeleyen 30 Mart Toprak Günü'nü en derin dostluk ve dayanışma duygularımızla kutluyoruz.
Toprak Günü Filistin halkı için derin anlamlar taşıyor. 30 Mart, Filistin vatanını “İsrail”, “işgal toprakları”, “özerk yönetim bölgesi” gibi çeşitli statülerle bölen siyonist sömürgecilere karşı Filistin'in toprak bütünlüğünü ve Filistin halkının tekliğini vurgulamak üzere 38 yıldır kutlanıyor.

İsrail'de yaşayan Filistinliler 30 Mart'ı ırk ayrımcılığına karşı yurttaş eşitliği talebiyle kutluyor. İşgal bölgesinde sömürge yönetiminde yaşayan Filistinliler bu günü işgalden kurtuluş talebiyle kutluyor. Filistin özerk bölgesinde yaşayan Filistinliler ise Toprak Günü'nü bağımsızlığa kavuşma günü olarak kutluyor.

30 Mart Toprak Günü, ayrıca, Filistin özerk yönetimi altındaki bölgenin Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) yönetimindeki Batı Şeria ve İslami Direniş Hareketi (Hamas) yönetimindeki Gazze şeklinde bölünmesine son verme mücadelesinin ortak simgesini oluşturuyor.

Toprak Günü'nün kaynağı
Filistin halkı için böylesine önem taşıyan bu günün kaynağı 1976 yılına dayanıyor. Siyonist İsrail hükümeti, 1976 yılında Celile bölgesinde Filistinlilere ait geniş toprak parçalarına el koydu ve bu toprakları sömürgeci yerleşimcilere tahsis etti. Filistin'i ve Arap varlığını ortadan kaldırıp Yahudileştirmek amacını güden bu kararı protesto etmek isteyen Filistin halkı, Toprak Günü ilan ettiği 30 Mart 1976'da genel grev düzenledi. Genel grevi önlemek isteyen İsrail hükümeti o gün Filistinliler'e sokağa çıkma yasağı ilan etti. İsrail ordusu ve polisi, her şeyi göze alarak sokağa çıkan halka ateş açtı. 6 Filistinli'yi öldürdü, yüzlercesini de yaraladı.

Toprak Günü, görüldüğü gibi, siyonist sömürgeciliğe karşı Filistin halkının varlığını, birliğini, toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını ve özgürlüğünü dile getiriyor. Filistin Toprak Günü, dünya çapında sömürgeciliğe ve emperyalizme karşı kurtuluş savaşlarının bir parçasını oluşturuyor.

Teslimiyetçiliğin çıkmazı
30 Mart Filistin Toprak Günü, sömürgeciliğe ve emperyalizme karşı mücadele günüdür. Bu gerçeği unutanların nasıl bir çıkmaza saplandığını  herkes yaşayarak görüyor.
Bilindiği gibi, FKÖ, yıllardır kurtuluşu Filistin halkının devrimci mücadelesinde değil de Amerikan emperyalizmiyle uzlaşmakta görüyor. Siyasal stratejisini ABD'nin İsrail'i dizginlemesi ve “işgalden vazgeçirmesi” üzerine kuruyor. Teslimiyetçiliği çare sayıyor.

Hamas ise, emperyalizmin kiralık çetelerinin Suriye'yi istila etmesini ve İhvan'ın Mısır'da başa geçmesini inanılmaz bir gafletle kendisi için fırsat saydı. İhvan'ın, AKP'nin, Katar'ın ve Arabistan'ın ABD adına Suriye'yi ve Lübnan'ı çökertmeyi amaçlayan karşıdevrimci ve gerici “vekâleten savaş”ına katıldı. El Kaide ve İhvan çetelerini eğitti. Suriye ve Lübnan halklarına yönelik bu emperyalist komploya katılmasının mükâfatı olarak, Filistin'in bizzat ABD ve uşakları tarafından İsrail'den koparılıp kendisine teslim edileceği rüyasını gördü.

Devrimci dayanışma
Suriye ve Lübnan halklarının istilaya karşı sabırla direnmesi ve yurtlarını savunması; Türkiye halkının Mayıs-Haziran 2013'te gericilik, vurgunculuk ve savaş rejimine karşı ayağa kalkması; ve Mısır halkının İhvan diktatörlüğünü devirmesi, Hamas'ın rüyasını tuzla buz etti. Hamas, İsrail karşısında her zamankinden daha korunaksız kaldığını dehşet içinde fark etti. Kendi kurtuluşunu komşu halkların felaketi üzerine kurmanın, emperyalizmle işbirliği yapmanın, devrimci dayanışmadan vazgeçmenin nasıl bir gaflet olduğunu şu anda büyük bir pişmanlıkla yaşıyor.
 
30 Mart Toprak Günü, “Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber, ya hiçbirimiz” sloganının bilgece niteliğini de ortaya koyuyor.